1 Ekim 2019 Salı

TÜRKLERDE GÖK/MAVİ RENGİN ÖNEMİ

Göktürk ile ilgili görsel sonucu

Görüntünün olası içeriği: 2 kişi

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, ayakta ve açık hava
Görüntünün olası içeriği: gökyüzü

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi ve ayakta duran insanlar
Görüntünün olası içeriği: 2 kişi, ayakta duran insanlar

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, gülümsüyor, sahnede
Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, gülümsüyor, ayakta

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, ayaktaGörüntünün olası içeriği: 2 kişi, gülümseyen insanlar, ayakta duran insanlar, bulut ve açık hava


Fotoğraf açıklaması yok.

Görüntünün olası içeriği: iç mekan

TÜRKLERDE GÖK/MAVİ RENGİN ÖNEMİ

Türkler’in rengidir gök. Sadakatin, sonsuzluğun ve devamlılığın rengidir. Mavi gök yüzünün ve suyun rengi. Türklerde mavi ile yeşil bütündür. İlk Türk devletlerinden biri olan GökTürklere adını vermesi önemini ifade etmeye yeter. Gök, eski Türk inancında Gök Tanrı’nın da sıfatıdır.
Ak, al/ kırmızı, gök, Türklerin en çok değer verdikleri üç renktir. Ancak gök denince, renk olarak sınırları genişler. Gök Türkler'de sadece mavi demek değildir. Göğermek, yeşermek, yani yeşillik de, bunun içine girer. Bunun içindir ki, gök ile yeşil renkleri yan yana ve iç içe olarak ele alınmalıdır.
Gök ve Gökler
Türkler, İslamiyet’teki semavat, gökler anlayışına doğru gitmişlerdi. İslamiyet’te gökler, 7 kat ve bir de arş vardı. Türkler ise 9 kat gök ve bir de güneş, ay ile yıldızların bulunduğu, Tanrı'nın sonsuzluğuna inanmışlardı. Yoksa üzerimizdeki, içlerinde kuşların uçuştukları ve canlıların yaşadıkları gök, gök değildi. Bu gök- kalığ, yani göğün boşluğuydu. Görülüyor ki konu, derin ve geniştir. Türkler İslamiyet’e girince, bu eski görüşlerini, kolaylıkla İslâmiyet ile birleştirmişlerdi.
"Kök-Kurt" "Gök-Börü
Anadolu Selçuklularının başında Süryani Mikhail, kendi vakayinamesinde "Türklerin Anadolu'ya geliş sebeplerini" araştırırken, ufukta kurda benzer bir hayvan göründü ve Türklere yol göstererek, onları Anadolu'ya getirdi, diye bir görüş ileri sürer. Süryani Mikâil, ilk Selçuk Hakanları ile dostluk kurmuş bir Hristiyan’dı. Yani, çok eski Çin ve Türk kaynaklarına yakındı. Uygur yazısıyla yazılmış Oğuz destanı içinde de, " Ufukta Gök bir Kurt (böri) görünür. Oğuz Kağan, Tanrı bizim buraya gelmemizi buyurdu deyip, orada durur." "Gök renk, mübarektir." Fakat boz renk, âdi hayvan renkleridir. Bunun mübareklik ile hiçbir ilgisi yoktur, bundan dolayı, gök börü veya gök kurt yerine; bozkurt demek, kökten esastan yanlıştır."Gerek olsa it, gerek gök-börü" Bu söz, İslâmiyetin bütün prensipleriyle girdiği, Kutadgu Biliğ'de görülüyordu. (KB, 6194) İt veya köpek âdi bir hayvandır. Gökbörü, yani gökkurt ise mübarektir. Ancak her kurt da mübarek değildir. Kılları kırlaşmış gökleşmiş, yaşlı ve tecrübeli bir kurt, gök-böridir. Allah'ın ona verdiği bir duygu ile kurt sürülerini şaşmaz bir taktikle idare eder. Bunun içindir ki Yusuf Has Hacip, onu bir itten ayırmıştır. (KB, 5378)
Gök Sakallı (Hızır ?)
Ak sakal, sonradan Orta Asya Türklerinde, gerek kişi olarak ve gerekse kuruluş ve müessese olarak, büyük bir ağırlık kazanmıştı. Oğuzlarda örnek olarak Dede Korkut içinde; gerçi bazen " aksakallı baban" diye geçerse de ak sakalın bir ağırlığı yoktur. Kökçin sakal"deyişi ise, Türklerde bir saygı doğurur. Oğuzlarda ise bunun yerini, gökçe almıştır. Anadoluda gökşin, gövşen, gökçen'de yok değildir. Gök sakallı insan ve gök kurt gibi. Henüz dış kültür tesirlerinin girip, sızmadığı bazı kuzey Türk destanlarında zaman zaman gök sakallı bir kişi çıkıyor ve insanlar ile yiğitlere yardım ediyordu. İslamiyetteki, Hızır'ı, bu öz görünüşüne dayanarak; Türklerin İslâm dinine girmeden önceki inandıkları, Gök sakallı kocalar, ya kayın ağacından inerek; yahut da su kaynaklarından geliyorlardı. Müslüman baksıların " Suyun ayağı Er-Korkut, medet", çağları üzerinde de ayrıca durulmalıdır.
Ak gibi göğün de ululuk, kutsallık, anlamı vardır. Türk kültüründe genellikle “gök” rengi olarak ifade edilen mavi kutsal sayılan göğün ve suyun simgesidir. Sonsuzluğu, türeyişi, emniyet ve dinginliği çağrıştırır. Dostluk, sadakat, refah, aydınlık, temizlik ve ruhanilik simgesidir.
Gök rengi aynı zamanda bir yön adı olarak da doğunun, doğumun, varlığın, başlangıcın, ilk olma durumunun ifadesi olarak kabul edilmiştir.
Sessizlik, sonsuzluk, huzur ve duygusallığı ifade eder. Aynı zamanda mavinin bir tonu olan ve bütün dünyada bilinen adıyla TURKUAZ Türk rengi olarak bilinir. Denizin ve gökyüzünün bir rengi olması itibariyle sonsuzluk ve huzur kavramları bu renk ile karşılanır. Karşıladığı bu anlamlar itibariyle de mekanlarda sıklıkla kullanılan bir renktir.
Tarih boyunca da şu anda da Gök, Türkler için bağımsızlığın ve ilahi desteğin işareti olarak bayrak rengi olarak da kullanılmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder