6 Ekim 2019 Pazar

POMAK TÜRKLERİ – RODOP PİRİN VE VARDAR MAKEDONYASI




Pomak Türkleri genellikle Rodop Pirin ve Vardar Makedonyası bölgelerinde ikamet etmektedirler. Bunun haricinde bugünkü Bugaristan’ın kuzeyinde Lofça Plevne, Teteven, Orta Bulgaristan’da Filibe civarından ve eski Selanik, Manastır, Kosova ve İşkodra vilayetleri dahilinde de küçük gruplar halinde oturmaktadırlar. Resmi olmayan kaynaklara göre 1931 yılında Bulgaristan sınırları içinde 200.000’den fazla, hudutlar dışında yani Makedonya’nın ve Trakya’nın dağlık kısımlarında da 200.000 Pomak Türk yaşamaktaydı.Onların menşei ve tarihi geçmişi ile ilgili bugüne kadar ciddi ilmi araştırmalar yapılmamış olmasından dolayı bu konu çeşitli yorumlara neden olmuştur. Bulgarlar Pomak Türklerinin “Müslümanlaştırmış Bulgarlar” Yunalılar ise “Müslümanlaştırılmış Grekler” olduğunu iddia etmektedirler.Tabii bunların tarihi gerçeklerle hiçbir ilgisi yoktur çünkü tarihi belgeler tetkik edildiğinde Pomak Türklerinin 11. asırda Vardar Makedonyası ve Rodoplar’a yerleşmiş olan Kuman Türklerinin torunları olduğu ortaya çıkmaktadır.
Kuman Türkleri 11. yüzyıldan itibaren Orta Asya’dan Ukrayna ve Romanya üzerinden Balkanlara inmeye başlamışlardır. İlk olarak kuzey Bugaristan’ın Tuna boyu ve Dobruca bölgelerine daha sonra güneye doğru inerek Rodoplar Makedonya’nın doğu kısımlarına yerleşmişler ve dağıldıkları mıntıkalara da coğrafi isimlerini vermişlerdir.Meselâ Makedonya’daki Kumanovo, Sofya’daki Kumantsi, Neşrekop’ta Kumança,Kesriye’de Kumaniçevo, Vidin’de Kumani adası, Niğbolu’da Komana, Lofça’da Kumanistsa gibi yer ve köy isimleri onların eserleridir.
Miladi 1034 yılından itibaren Peçenek ve Kuman Türklerinin, Rodop’lar , Batı Trakya ile Pirin ve Vardar Makedonyası bölgelerine, hatta İstanbul surları önüne kadar inmeleri, Bizans’ı çok ciddi olarak telaşlandırmıştır. Bu nedenle Bizanslılar , 1050 yılında büyük bir ordu teşkil edip Peçenek ve Kuman Türklerinin üzerlerine sevk etmişlerdir. Fakat, Bizanslılar büyük bir yenilgiye uğrayınca barış andlaşması yapılarak Bizans devleti vergiye bağlanmıştır. Bu andlaşmayı takip eden 30 yıllık süre içerisinde Rodoplar, Batı Trakya ve Makedonya Peçenek Türklerine tabî olan Kuman Türklerine terk edilmiştir. Peçenek Türkleri ise, Kosova, Yeni Pazar ve Bosna’ya doğru çekilmişlerdir.
Kuman Türkleri miladî 1087’de Peçenek Türkleri ile birlikte Bulgaristan, Makedonya, Yeni Pazar, Kosova, Bosna ve Arnavutluğu içine alan ve başkenti Kumanova olan “Kuman-Peçenek Türk Federasyonu” nu kurmayı başarmışlardır. Fakat bu iki kardeş Türk kavmi Bizanslılarla ve gayri Türk unsurlarla savaşacakları yerde, birbirleriyle savaşarak “milli birliği” yıkmışlardır. Bu nedenle 1087 yılında kurulmuş olan “Kuman-Peçenek Türk Federasyonu” 1091 yılında yıkılarak varlığını ve politik fonksiyonunu tarihin karanlıklarına terk etmiştir.
Federasyonun yıkılması ile Peçenek Türklerinin çoğu Bosna Hersek ve Bılgaristan’ın Sofya yörelerine çekilmiş, Kuman Türk boylarından bir çoğu ise Romanya, Macaristan, Avusturya ve Çekoslavakya içlerine kadar giderek buradaki Türk olmayan unsurların içinde “Şamanizmi” terk ederek Hristiyan olmuşlar ve kendi etnik varlıklarını kaybetmişlerdir. Bu meyanda Makedonya ve Batı Trakya ile Bulgaristan’ın Rodop ve Pirin bölgelerinin dağlık kesimlerinde pek çok Türk boyları kalmıştır. Her yönden mert, ciddi ve mazbut bir karekter ile güçlü bünye yapısına sahip olduklarından Bizanslı tekfur ve generaller Rodoplardaki Kuman Türk boylarına “Komani” yerine “Aren” yeni “Erkek” lakabını vermişlerdir. “Aren” lakabıyla Kuman Türkleri 1091 yılından 1358’e kadar (Osmanlıların Rodoplara gelişine kadar ) 367 sene bu topraklarda bazen münferit bazen de toplu halde hayat sürdürmüşlerdir. Ayrıca onlarla birlikte bu bölgelere Anadolu’dan Bizans devleti tarafından iskan edilmiş olan bir çok Türk boyunun da buralarda hayat dürdürdüğü bilinmektedir. Bizans devlet yöneticileri 10-13. yy.larda bir taraftan Slavların, diğer taraftan Latinlerin Batı Trakya ile Rodoplar ve Makedonya eyaletleri üzerinde ciddi bir hakimiyet kurmalarını önlemek için Anadolu’dan ve bilhassa Konya’nın bazı kesimlerinden bir çok Türk kabilelerini gayet tavizkar tekliflerle bu yörelere götürüp iskan etiikleri bilinmektedir. Hatta 9. yy.da bile, Bizans kaynaklarında “Vardarlı Türkler” adıyla zikredilen bazı Türk grupların Ohri ve Selanik boylarına yerleştirildikleri bilinmektedir. Daha fazla Teselya eyaleti ile Ege ve Vardar Makedonyası’nın “hükmî varlıklarını” hissttirmiş olan bu Türk grupları Konya dolaylarından buraya göç ettirildiklerinden çevrelerinde “Konyar Türkleri” sıfatı ile temzyüz etmişlerdir.
“Konyar” Türklerinin ilk iskan bölgesi, her ne kadar Makedonya ve Teselya bölgeleri ise de zamanla onlar Batı Trakya, Prin Makedonyası Rodoplara yayılmaya başlamışlardır. İskan edilen Yörük-Türkmen grupları bu yörelerdeki Kuman Türkleri tarafından saygı ve sevgi ile karşılanmışlardır. Çok kısa bir zaman içerisinde buradaki Kuman Türkleri ile muhtelif Yörük-Türkmen unsurları arasında “ihtilaflar” meydana gelmiş ve bu durum, Rodoplar ve Vardar Makedonyası üzerindeki Türk milli varlığını bu bölgenin coğrafyasına olduğu kadar tarihine de resmen tescil etmiştir.
Anadolu’dan iskan edilen Türk-Müslüma gruplar, yukarıda adı geçen bölgelerde yaşayan Kuman Türkleri arasında İslamiyetin yayılmasında da etkin rol oynamışlardır. Ayrıca bu Türk gruplarının hareketleri sırasında bir çok Türkmen babası, Şeyh, Derviş ve Abdal gibi İslam dininin misyoneri durumunda olan kimseler, bu bölgelere gelip İslam dininin propagandasını yapmışlardır. Bu husus, Bulgar tarihçisi Vasil Zlatarski ve Çek bilgini Konstantin İreçek tarafından da ifade edilmektedir. “Bulgarların Tarihi” adlı eserinde İreçek bazı kaynaklara dayanarak İslam dini misyonerlerinin Bulgaristanda daha 10 ve 11. yy.larda İslam propagandası yaptıklarını ve 13.yy.a kadar İslam dininin bu yörelere yayıldığını belirtmektedir.
Görülüyor ki Rodoplar, Pirin Makedonya’sı ve diğer bölgelere yerleşen Kuman Türkleri arasında İslamiyet büyük ölçüde Osmanlıların balkanları fethetmeden önce yayılmıştır. Bu nedenle Osmanlı Türkleri 1358’de Edirne üzerinden Rodoplara fütühat hareketine giriştiklerinde bu bölgeye asırlar önce yerleşmiş olan Kuman Türklerini karşılarında Müslüman olarak bulmuşlardır. Onlar da Anadolu’dan gelen Türk Müslüman kardeşlerine öncülük yapmaya koyulmuşlardır. Bu yardımcılık görevini üstlendiklerinden dolayı Balkanlı Slavlar Kuman-Müslüman Türk boylarına “pomagaç” (yardımcı) adını vermişler ve zamanla bu sözcük “pomak” şeklini almıştır.
Pomak Türklerinin Bulgarlıkla ve Bulgar etnik menşei ile ve diğer Balkanlı Yunan ve Slav unsurları ile katiyen etnik yakınlıkları ve bunlarla karışmışlıkları yoktur.
Doç.Dr. Hüseyin Memişoğlu
TÜRK KÜLTÜRÜ DERGİSİ SAYI 365


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder